20 Ağu 2013



Tanımadığım birileri şu an benden içini dökmesini istememi bekliyor. -Yani en azından buna ihtiyacı olduğunu biliyorum.- Nedenleri sorgulamadan yanına oturup başlardım dinlemeye. "İnan kötü bir niyetim yok." diye ısrar ederdim soruma şaşırdığında. Ve bir anda başlar anlatmaya. Çünkü; dopdoludur. Ve hiçbir geçmişi olmayan birisine ruhunu kusmak, kalbi de korur, iyi gelir, bilirim. Gözlerine bakarım, ta derinine. Derindir zaten, ununda sönük ama bembeyaz bir ışık barındıran karanlık tünele benzer. Tek farkı, sondaki o aydınlığın meçhûllüğüdür. Nereden mi bilirim bütün bunları? Aynama baktığımda kendimi görürüm ben. Kendimden bilirim. Kendimden. Benden. İçimdeki benin gözlerimden fışkırmasından bilirim. Haklı bir ses duyuyorum bu harf dizimlerini okuyanın beyninin bir köşelerinden. "Madem böylesin, sen dinlemeye neden içindeki senden başlamıyorsun?"

(Harflerin Etkisinde)